Utku Cevre

Gönül Muradı Üzerine Düşünceler

Doğan Cüceloğlu'nun Geliştiren Anne-Baba kitabını okurken, birkaç yerde tekrarlayan gönül muradı tabiri dikkatimi çekti. Doğan Hoca'yı ilk bu eseriyle tanıdığım için kısa bir araştırma yapınca kitaplarında ve konuşmalarında sık tekrarladığı bir söz olduğunu fark ettim. Kendisi bununla, insanın kalbinin derinliklerinde taşıdığı (yani yüzeysel ve maddi hedeflerden farklı) gerçek, samimi ve kendini gerçeklemesi için gerekli olan niyetleri ifade ediyor. Ebeveynlerin önemli görevlerinden birinin de çocuğuna gönlünün muradını keşfetme konusunda destek vermek olduğundan yine sıklıkla bahsediyor.

Şimdi bunu birkaç perspektifte ele almakta fayda var. En güzeli de sorular sormak. Aklıma bir kalemde şu sorular geliyor:

  1. Hayat planımız nedir, nasıl bir akışın içindeyiz?
  2. Dünyaya neden farklı bir ailede, başka bir ülkede, bambaşka biri olarak gelmedik de, kendimiz olduk?
  3. Hareketlerimizle kimlerin hayatlarına, ne şekilde dokunuyoruz?
  4. Düşüncelerimiz ve muhayyilemiz temiz mi?
  5. İçimizde bize doğruyu söyleyen, bizi doğruya yönelten sesi dinliyor muyuz?
  6. Yalnızca kendimiz olduğumuz için değerli olduğumuzun, saf ve iyiliğe hizmet eden her şeyi yapmaya gücümüz ve hakkımız olduğunun farkında mıyız?
  7. İnanç ve değerlerimiz var mı, bunları onurlandıracak bir yaşam sürüyor muyuz?
  8. Sevgi ve güven kapasitemiz yüksek mi?
  9. Kendimizin ve çevremizin muhasebesini cesaretle yapabiliyor muyuz?
  10. Duygularımıza liderlik edebiliyor muyuz?

rocks

Yaşam bir yolculuk ve ilginçtir, karşıtı ölüm değil (ölüm basitçe doğumun karşıtı). Don Miguel Ruiz'in 1997 tarihli popüler eseri Dört Anlaşma'da ölümün inisiyasyonu diye açıklanan bir kavram üzerinden gidersek, aslında her nefes aldığımızda yaptığımız, eskiyi bırakmak ve yeniye yönelmek. (Bu arada uzun bir parantez olarak Dört Anlaşma şöyle: 1. Sözünü Özenle Kullan / 2. Hiçbir Şeyi Kişisel Algılama / 3. Varsayımda Bulunma / 4. Daima En İyisini Yap) Aşağıdakilerin hepsi ölümün inisiyasyonuna farklı seviyelerde örnek olabilir:

Mevlânâ da diyor ya:

Dünle beraber gitti cancağzım / Ne kadar söz varsa düne ait / Şimdi yeni şeyler söylemek lazım

Douglas Adams'ın Otostopçunun Galaksi Rehberi serisinde hayali bir gezegenin sakinleri bir gün Yaşam, Evren ve Her Şey'in cevabını merak eder ve bunu bulması için Derin Düşünce isminde bir süperbilgisayar yaparlar. Derin Düşünce'ye "Yaşam, Evren ve Her Şey'in cevabı nedir?" diye sorduklarında, bilgisayar bu soruyu cevaplamak için 7.5 milyon yıl süre ister. Süre sonlandığında nesiller boyu sorunun cevabını bekleyen gezegen süperbilgisayarın şu yanıtıyla karşılaşır: 42. Bazen doğru yanıtları almak için doğru soruları sormanız gerekir.

the_hitchhiker_s_guide_to_the_galaxy

Tam da bugün denk gelip üzerinde konuştuğumuz, Edgar Cayce'nin şu okumasına da yer vermek isterim:

Maddiyatta tezahür eden her şey, maneviyatta olanın gölgesinden ibarettir.

Buradan hareketle diyebilirim ki, Cüceloğlu'nun tabiriyle gönlünün muradını keşfetme yolculuğuna çıkan biri, aslında her adımda buna erişmeye yaklaşmıştır bile. Çocuklarımızın ruhen özgür, pozitif ve coşkulu, yardımsever ve sorumlu, yılmaz ve kararlı olma yolculuğunda ebeveynler olarak bizim yapacağımız şey bence verici olmak. Şans vermek, imkân vermek, el vermek; hiçbir şey yapamıyorsak anlatacaklarına kulak vermek, anlamlı bir hayat için sonraki neslin önünü açacaktır.

Sevgiyle kalın.

#deneme #kişisel_gelişim