Utku Cevre

Aynı İş Yerinde On Beş Yıl

Dün itibariyle iş yerimde tam on beş yıl geçirmişim. Dolu dolu geçti ve her geçen gün enerjimi daha da arttırdı diyebilirim. Güzel mesajları için firmama teşekkür ediyorum.

Çalışma hayatına başlamamış veya kariyerinin henüz başında olan arkadaşlarım için aynı iş yerinde uzun süre çalışmanın faydalarını Abraham Maslow'un İhtiyaçlar Hiyerarşisi üzerinden en alttan başlayarak en tepeye doğru gidecek şekilde anlatayım. Maslow'un 1943'te yayınladığı orijinal makaleye de buradan ulaşabilirsiniz:

960px-Maslow'un_ihtiyaclar_piramidi Maslow'un İhtiyaçlar Piramidi - Kaynak: Vikipedi

1. Fizyolojik: Yaşamsal ihtiyaçları belki hızlıca geçmek lazım. Çalışma hayatınız ister kısa olsun ister uzun veya hiç çalışmasanız da sonuçta nefes alacaksınız, yemek yiyecek ve uyuyacaksınız. İş yerinizle, yöneticinizle bu en temel konularda anlaşma zemininde olmanız şart. Sağlığınız için en çok dikkat etmeniz gereken konu uykudur, en kolay da ondan feragat ederiz. Ekstrem bir örnek ancak iyi yemeye, doğru nefese, yeterli uykuya dikkat etmezseniz neler olabileceğini, özellikle Uzak Doğu kültüründe kötü şöhrete sahip, Japon'ların Karoshi dediği hadiseyi araştırarak öğrenebilirsiniz.

2. Güvenlik: Bir işte çalışmanızın esas sebebi güvenlik ihtiyacınızdır. Emeğiniz karşılığında yaşamınızı sürdürmenizi sağlayacak maddi karşılığı alırsınız. Nihai amacınız bu değildir tabii, en azından çoğumuz için değildir, ancak bu olmadan nihai amacınız da belirsizleşir. Piramidin tepesine sırayla çıkarsınız, birini atlayarak olamaz. Aynı iş yerinde uzun süre çalışınca işveren ile işçi arasında bu güvenlik konusu da çoktan yanına tick atılmış bir bahis olarak geride kalır.

3. Aidiyet: Fasülyenin faydalarına geliyoruz. Herkes kendisinden daha geniş kapsamlı bir organizasyona ait olmak ister. Çalışma hayatı dışında bu durum bir sülalenin ferdi olmak, bir futbol takımının taraftarı veya bir siyasi hareketin üyesi/lehtarı olmak şeklinde vücut bulur. Özellikle uzun çalışma süresi sonunda ise artık kendi değerlerinizi, çalıştığınız şirketin değerleriyle örtüşürken bulursunuz. Başlangıçtan beri siz de değişmişsinizdir, kurum da. Ancak misyonunuz ve vizyonunuz ortak olmuştur. İnsanların güvenini kazanmışsınızdır. En iyi arkadaşlarınızın birçoğuyla bu kurum sayesinde tanışmışsınızdır. Beraber o kadar çok anı biriktirmişsinizdir ki, evet çok geyiği yapıldığı ve Z kuşağına bunun aksi kuvvetli bir şekilde telkin edilmeye çalışıldığı halde, aslında bir çeşit aileye dönüşmüşsünüzdür.

4. Saygınlık: Taş yerinde ağırdır. Yapay zekanın büyük dil modelleri kanalıyla bu kadar hızla geliştiği günümüzde, örneğin yazılım dünyasında sizi farklı kılacak olan şey sadece kod yazma beceriniz değil, aslında bundan daha çok domain bilginiz, yani neyi neden yaptığınızı anlamanız; iç ve dış müşterilerin karşılanmamış ihtiyaçlarını onlar gereksinimi ifade etmeden anlama yetiniz. Zaten sezgi dediğiniz şeyin de tecrübeyle doğrudan ilgisi var. Firmalar haklı gerekçelerle pek tercih etmese de, kabile bilgisi denilen yazılı olmayan bilginin özellikle sahadaki kullanım alanı çok fazla. Her insanın benzersiz olması gibi, bilgi, tecrübe ve müdahale yeteneği de kuru kuruya eğitimle verilemiyor. Bir ağabeyimin sevdiğim bir sözünü alıntılamak gerekirse "yeterince kilometre yapmış olmak" gerekiyor. Bu da ancak bir yerde uzun süre kalabilirseniz oluyor. Hizmet sektöründe saygın olmanın tek yolu da işte böyle işe yarar bilgilerinizi yetkinlik olarak göstermekten geçiyor.

5. Kendini Gerçekleme: Piramidin en sevdiğim parçası, zirvesidir. Burası tamamen öznel, herkesin kendi hayat amacı neyse öncelikle onu bulması, hissetmesi, oraya çekilmesi ve gerçekleştirmek için beden, ilişkiler ve performansın da üstüne çıkmasıdır. Burası ufukta görünen hayaller ve onlara koşma cesaretidir. Sonraki yorumlarda bu safhanın altına Bilişsel/Entellektüel ve Estetik, üstüne ise Aşkınlık ihtiyaçları birer seviye olarak eklenmiştir, ben bunları Kendini Gerçekleme altında, bu safhanın birer unsuru gibi düşünüyorum. Bu aşamaya gelen herkesin belirli düzeyde bilişsel ve estetik kaygıları olacaktır, özellikle hayat amacını anlamak, yaratıcı olmak, ömrün yaşanmaya değer olduğunu, hayatın her şeye rağmen güzel olduğunu fark etmek için bunlar gerekli. Hayatın içinde her şey var, bence en güzel aşamalarından biri evlat sahibi olmak. Altruist bir sevgi tecrübesi yapmak ve örnek olmaya çalışmak. Aşkınlık ise özünde spiritüel bir aşama ve amaç olarak kendinizden üst bir şeyi konu alıyor olsa gerek. Bu da yine bence tamamen kişiye özel. Bir iş yerinde uzun çalışmak bunun neresinde? İşte onu da ancak yaşayarak anlıyorsunuz. Yıllar geçtikçe sakinleştiğinizi, olaylara geniş açıdan bakabildiğinizi, aktif (hatta çoğunlukla proaktif) ancak objektif kalabildiğinizi fark ediyorsunuz. Gençlikteki fiziksel güç gibi, kendinizi iş bitirme anlamında o kadar güçlü hissediyorsunuz ki, önünüze metaforik bir kaya çıksa onu varsayılan tek yumrukla parçalayabilir gibisiniz. İşte bu özgüven, sizi asıl size yaklaştırmaya yardım ediyor.

Teori ve kendimce pratik anlatımı bu kadar. Sevgiyle kalın.

#iş_hayatı #kişisel_gelişim